Bütün Okuyucularıma ve Dostlara Çağrımdır

Veysi ERKEN

            Her okuyucuyu, öğrenciyi, bir lahza da olsa sohbet ettiklerimi dost bilmişimdir.

Bunun içindir ki Aziz dostlar diye hitap ettiklerime.

Yazı yazan fikirlerinin, görüşlerinin kabul görmesini ve yaşanmasını bekler.

Aksi takdirde yazmanın hatta konuşmanın anlamı olmaz.

Yarım asra yakın bir zamandır bir davanın içinde yer almış, bunun için her türlü mücadelenin içinde bulunmuş bir kişi olarak dostlara hitabımdır.

Yıl 1970 ortaokul üçüncü sınıf öğrencisi iken başladı sevdamız.

“Çağrımız İslam’da dirilişedir” oldu düsturumuz.

İlayı Kelimetullah amacımız, bu doğrultuda nizam-ı âlem oldu hedefimiz. Şahsi anlamda hiçbir makam ve mevki talebimiz olmadı. Cenabı Allah gönüllü teşekküllerde makam mevki ihsan etti, öğretim üyesi olarak talim terbiye etme yolunu açtı.

Şuna iman ettim.

İstiane ancak cenabı Allah’tan olur.

“İyyake nestain” dedim ve yaşamaya çalıştım.

Bu ilke ve ülkü ile pek çok politik insanla tanıştım, yol arkadaşlığı yaptım.

Parti anlamında sadece merhum Muhsin Yazıcıoğlu ile siyaset yaptım.

2011’den beri partilerle bir bağım yok.

Ama sevdamız ve ülkümüz değişmedi.

Mezara kadar da inşallah değişmeyecek.

Bu süreç içinde pek çok yönetim dönemini yaşadık.

Merhum Özal Türkiye’nin dönüşümüne ve gelişmesine büyük katkı sağladı. Siyonist haçlı zihniyetinin maşaları onu diktatörlükle itham etti. Arşivler ortada. Özal sonrası merhum Erbakan döneminde dönüşüm sağlanabilir idi belki. Yazıcıoğlu destekliyordu o iktidarı.

Siyonist haçlı zihniyetinin uşakları devreye sokuldu ve iktidar alaşağı edildi. O dönemde “Türkiye Suriye olmayacak” diye haykıran, “Tanklara selam durmayacağız” diye cihana meydan okuyan Muhsinlerdi.

Düsturumuz hep şu olmuştur.

“Allah’ın birliği ve Hz. Peygamberin risaleti dışında tartışılmazımız yoktur” Doğruluğuna inandığımız eylemi kim yaparsa destekleriz, savunuruz.

Bugün yapmaya çalıştığım da budur.

İyiliklere destek.

Buna karşılık dün ne idiyse bugün de aynı ihanet, benzer alçaklık sürüyor. Sürdürülüyor.

Siyonist haçlı zihniyeti örgütlerini yıkım ekibi şeklinde dizayn etmiş vaziyette.

“One minute” den beri Türkiye’ye saldırı arttırıldı. Siyonist haçlı zihniyeti hiç durmadı, durmayacak.

Dün Özal’ı diktatörlükle suçlayan zihniyet, bugün Erdoğan’ı diktatörlükle suçlayan aynı zihniyet.

 Siyonist haçlı zihniyeti ve hempaları.

Bilinmelidir ki, Siyonist haçlı zihniyeti bütün örgütlerini sahaya sürdü. Fetösü, Deaşı ve diğerleri fark etmez. Hepsi aynı yıkımı yapmaya çalışıyor.

Ülkemizi çökertmeye çalışıyor.

Direnen, güçlenen ve meydan okuyan bir Türkiye istenmiyor.

24 Haziran seçimleri bunun için önemlidir.

Bir tarafta bütün yanlışlıklara ve hatalara rağmen Türkiye’yi büyütmeye çalışan bir zihniyet, bir cumhur ittifakı, öbür tarafta yıkımda birleşmiş topluluk.

Yıkım ekibi Siyonist haçlı zihniyetinin örgütleriyle yapılan mücadeleden rahatsız. Afrin’de, Kandilde yazılan destandan rahatsız. Gelecekte şer güçlerin merkezlerine yapılacak harekâttan ve yazılacak destanlardan rahatsız.

Yıkım ekibinin planı, programı yapmak ve geliştirmek üzere değil, efendilerinin emirleri doğrultusunda ülkemizi geriletme üzere inşa edilmiş.

Adı gibi yıkım ekibi.  Yapılanı da yıkmak istiyor.

Lafı çok uzatmayayım.

24 Haziran seçimleri dönüşüm ve gelişim için bir kilometre taşı.

Bütün dostlara, arkadaşlara, seksenli yıllardan beri dersine girdiğim, muhabbet duyduğum herkese sesleniyorum.

Oyunuz ve desteğiniz “cumhur ittifakı”na olsun. Cumhur ittifakının cumhurbaşkanı adayına destek “şerlerin def’i, hayırların ref’i” için gereklidir.

Buna inanıyorum.

Buna neden inanıyorum.

Gayet açık.

Siyonist haçlı zihniyetinin aktörleri olan İsrail, A.B.D, Almanya, Fransa, İngiltere kısaca bütün batı “cumhur ittifakı”na ve adayı olana düşman gözlü ile bakıyorsa bu ittifakın desteklenmesi gerekir.

Millilik ve yerlilik bu desteği gerektirir.

Haşhaşi fetönün yıkımının tamiri için böyle bir destek şarttır.

Hakkımın olduğu herkese sesleniyorum.

Bu yazımı okuyan herkesten cumhur ittifakına oy ve destek bekliyorum. Şahsım için değil, dün olduğu gibi bugün de şahsi anlamda hiçbir talebim ve beklentim yoktur.

Son söz.            

Beni seven bu yazımı dostlarına göndesin, cumhur ittifakına destek olsun.

İlayı Kelimetullah için nizamı âlem ülküsüne destek olsun ve “çağrımız İslam’a dirilişedir” anlayışına katkı sağlasın.

Selam ve Sabırla…