İnternet'te yapılan yeni düzenleme…

Selahattin Erol


5651 Sayılı Kanunda Yapılan Düzenlemeye İlişkin İnternet konusundaki yeni yasal düzenlemenin temel gerekçesi, son derece dinamik bir alan olan internetin gerektirdiği ihtiyaçlara cevap verebilmektir.
 
Kişilerin mahremiyetinin ihlalindeki artışı dikkate alan düzenleme, gizliliğin temini ve mahremiyete saygı hususlarında güvenlik artırıcı tedbirleri getirmektedir.
 
Düzenleme, internete erişimin kısıtlanması söz konusu değil aksine kişisel hak ve hürriyete yapılan saldırıyı engellemektir.
 
Erişim engeli, tüm internet sayfasını yasaklamak yerine sadece ilgili içeriğe yönelik olmasıdır. 
 
Telekomünikasyon ve İletişim Başkanlığı (TİB), telafisi güç zararların önüne geçebilmek için hassas konularda ve istisnai gizlilik durumlarıyla ilgili olarak erişimi sınırlandırıyor.
 
Böylece, mağdur olduğunu iddia eden kişi 24 saat içinde Sulh Ceza Mahkemesine başvurabilecek ve Mahkemenin en geç 48 saat içinde vereceği karara göre engelleme devam edecek veya kalkacaktır.
 
Yani mahkeme karına kadar, yayınlanması ve ya yayınlanmamasını öngörmekte olan bir düzenlemedir.
 
Burada temel amaç, kişilik haklarının, özel hayatın gizliliğinin korunmasıdır.
 
TİB’in internet erişiminin engellenmesi konusundaki yetki alanı ahlaka aykırı, müstehcen ve çocuk istismarına ilişkin konularla sınırlı olacağı ve hak ihlallerine özel hayatın gizliliğini korumaktır…
 
İnternet yasanın gelişmiş ülkelerde uygulanan düzenlemelerden farklı olmadığı da açık
 
Avrupa`nın hangi ülkesine giderseniz gidin kişisel hak ve hürriyetlere yapılan saldırılar engelleniyor.
 
Bütün gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de hak ihlallerinin önlenmesi amacıyla yapılan bir düzenlemedir.
 
Türkiye`de internet ortamında yasal olmayan çok sayıda video ve ses kaydı bulunmaktadır.
 
Geçtiğimiz yıllarda ortalıkta, siyaset, iş dünyasından tanınmış birçok kişinin ses, video görüntüleri internet ortamında paylaşıldı.
 
Kişilerin hak ve hürriyetlerini tehdit eden bu görüntüler adeta kişiyi itibarsızlaştırdığı, en önemlisi aile hak ve hürriyetini tehdit eder hale geldiğini gördük.
 
Lise çağındaki gençlerin, uygusuz çekilen görüntüleri, da şahit olduk.
 
Siyasetçiler, rakiplerini alaşağı etmek için tehdit amacıyla kullanıldığı video görüntüleri kullanıldığını gördük.
 
Bir düşününki, normal sıradan bir ailesi ve hiçbir yaptırım gücü olmayan bir kişi hak ve hürriyetine yapılan bir saldırıda ne yapacak.
 
Nüfuz sahibi, itibarlı, parası, çevresi ve siyasi gücü olan biri; hakkında çıkan görüntüleri engellemekte sorun yaşarken, sıradan bir kişi hakkında kişisel hak ve hürriyete yapılan saldırıyı nasıl engelleyebilir ki.
 
Bunun mağduriyetini kim giderecek, kim önleyecek. ? Bu temel insan haklarına da aykırı değil de nedir.
 
Gelişmiş ülkelerde ve başta Avrupa`nın hiçbir ülkesinde kişinin hak ve hürriyetin özel hayatını ihlal edilmesine müsaade edilemez.  
 
Herhangi bir kişinin, ailesinin, kendisinin özel hayatıyla ilgili görüntüsünün, yayınının, haberinin, internet ortamına düşmesi halinde, yapabileceğiniz hiçbir şey yok.
 
Türk Ceza Kanunu`nda ağır cezalar olmasına rağmen, mevcut düzenleme uygulanabilir olmasına rağmen, uzun zaman almaktadır. Buda, ‘Atı alan Üsküdar’ı’ geçmiş oluyor.
 
Bir hafta bunun mücadelesini vereceksiniz. O bir hafta sonunda eğer mahkemeden olumlu karar alsanız bile engelleme imkânınız olmayacak.
 
Sadece içeriğinin çıkarılmasına yönelik mahkeme kararını ilgili erişim sağlayıcılarına teker teker ulaştırmak zorunda kalıyorsunuz.
 
İnternette yapılan yeni düzenleme, yasaklama söz konusu değil, bilakis internet ortamının daha rahat kullanılmasını sağlayan bir mekanizmanın hayat geçmesidir.
 
Bu yasal düzenleme kişisel hak ve hürriyetine yapılacak saldırıları önlemektedir.
Burada ki temel amaç, kişilik haklarının, özel hayatın gizliliğinin korunmasıdır.
 
Bir siyasi malzeme olarak kullanılmaya çalışılan bu yasa, aslında insanların kişisel hak ve hürriyetlerine yapılan tecavüzü önlemeği amaçlamaktadır.
 
Ama gelin görün ki sırf muhalefet olsun diye ‘bir bardak suda fırtına koparmak’ ta neyin nesi.
 
Daha düne kadar, yapılan yayınlardan rahatsız olan başta siyasetçiler, şimdi yeni yasaya neden karşı çıkıyorlar.
 
Ayrıca, Bu öneriler TBBM’ gurubu bulunan bütün siyasi partili milletvekillerinin oy birliği ile kabul edildi.
 
Komisyondaki 17 milletvekilinin 17`sinin de onay verdiği yasa neden şimdi tartışma yaratıyor anlaşılabilir değil.
 
AK Parti, CHP, MHP ve BDP` komisyonunda bulunan Milletvekillerinin tamamının onayı ile hazırlanan bir rapor.
 
Ve Rapora hiçbir Milletvekili muhalefet şerhi bile koymadığı bu yasa ne odluda tepki alıyor.
 
Burada amaç anlaşılıyor ki seçmenlerin, zihinleri bulandırmaktan öteye geçmesinden başka değildir.
 
Selam ve dua ile…