Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü, öncelikle gazetecilik mesleğini hakkaniyet ve etik kuralları çerçevesinde yürüten özelde Midyat genelde ise tüm meslektaşlarımın gününü tebrik eder başarılar dilerim.

Gazeteci ya da daha genel adıyla basın mensubunun çok zor ve sorumluluk isteyen bir görevi var.  Bu görev kamuoyunu bir konu hakkında doğru en hızlı bir şekilde bilgilendirmektir. Bu görevini layıkıyla yürütüp yoluna devam etmesi için de yaptığı haberlerin kamuoyu tarafından sahiplenilmesi ve maddi bir destek gerekiyor.

Ben deniz, her ne kadar bu mesleğe 5 yıl önce dikey bir geçiş yapmış isem de bir Midyatlı olarak gazetecilik mesleğine merakım ve doğruyu kamuoyuna yansıtmak düsturuyla bu yola revan olduk. Şu an;  -biraz reklam olsun- İlke Haber Ajansı (İLKHA) Midyat Temsilcisi ,Midyat Doğuş Gazetesi Muhabiri ve E-Midyat Haber  (www.emidyat.com ) yerel haber sitemizin yöneticiliğini yürütüyorum.

Aslında bu konu hakkında çok önceden yazmayı düşünüyordum. Ancak -elde olan- nedenlerden dolayı bugüne kısmet oldu. Yazı başlığını bu şekilde seçmemizin nedeni özelde Midyat genelde ise  görev yapan tüm  basın mensuplarının karşılaştığı sorunlara dikkat çekmek içindir.  Peki nedir? Basının çektikleri…

Genelde Mardin yerelde Midyat’ta gazetecilik tarihi çok eskiye gitmese de sosyal mecra icat edilmeden önce emek veren ve zor şartlarda mesleğini aşkla yapan üstatlarımız vardı. Negatif filmli eski fotoğraf makinesi ile çektiği fotoyu gazete ya da ajansa göndermek için çektikleri eziyeti bu işi yapan gazeteci ağabeylerimizden öğreniyoruz. Ne zor şartlarda ve çok maddi kazancı olmamasına rağmen bu işi aşkla yapan ağabeylerimizi takdir ediyoruz. Ancak bu üstatlarımızdan kimisi emeğinin karşılığını alamadığı ve haberlerinin değeri anlaşılmadığı için mesleği bıraktı, kimisi ise kör-topal yoluna devam etmeye çalışıyor.

Ayrıca son yıllarda matbu maliyetlerinin yükselmesi ve yeterli destek görmemesi nedeniyle birçok yazılı basın temsilcisi gazeteler kapandı. Yeni gazete çıkarmak isteyenler ise ilan almadan 18 aylık bir test yayını yapmak zorunda. Bunun dışında tecrübeli gazeteci olmadan da kadro oluşturulamıyor. Yani gazete çıkarmak isteyen bu işi daha önce yapmış olması zorunluluğu var. Ya da sigortası gazeteci olarak görünmesi gerekiyor.Ve maalesef bu nitelikte kadro elemanı bulmak çok zor. Bu nedenlerden dolayı gazetecilik çok zor bir meslek haline geldi.  Bunda devletin basını saf dışı bırakan politikalarının etkisi çoktur.

 
Evvela şunu belirtmek istiyorum. Bu yazıyı kimseyi itham etmek için kaleme almadık. Bilakis herkes üstüne alınsın diye yazıyoruz. Özellikle son dönemlerde hani tabiri caiz ise gazeteciler artık sinek avlıyor. Eskilerin bir sözü var; “ tüfenk icat edildi, mertlik bozuldu”. diye. Günümüz versiyonu ise gazeteciliğin sonunu getiren “cep telefonu/sosyal medya çıktı, herkes gazeteci oldu” şeklinde uyarlayabiliriz.  Teknoloji en çok gazeteciye kolaylık sağlasa da aslında mesleğe büyük bir darbedir. Nasıl darbe yani. Şöyle izah edelim. Elinde akıllı telefon olan herkes bir gazeteci gözüyle kendine bakıyor ve daha muhabir bin bir zahmetle çektiği haberi servis etmeden bir foto, iki üç devrik cümleyle sosyal medya kullanıcısı olayı paylaşmaktadır. Hatta yazma zahmetine bile girmeden ve kaynak belirtmeden kopyala/yapıştır ile emek hırsızlığı yapmaktadır. İşin en acı yanı ise yapılan haberlere sahip çıkılmamasıdır. Sonuçta bir muhabir en basit bir haber için bile bazen 24 saatini vermektedir. Bu konuda kurumların yerel basına sahip çıkması gerekiyor. Kendi haberlerini kendi  sosyla medya hesaplarından paylaşmanın kimseye bir faydası yok. Bu böyle devam ederse bu mesleği  yapacak kimseyi artık bulamazsınız. Ayrıca gazetecinin bir reklam aracı olarak görülmemesi gerekir. Zira ekonomik olarak ayakları üstünde duramayan basın mensubu bu işi artık hobi olarak yapma zorunda kalacaktır. Bu konuda söylenecek ve yazılacak çok şey var. Uzatmadan sözün özü şudur. Basın mensubu sadece bir gün değil her zaman hatırlanmalıdır.

İLKHA olarak Misyonumuz: Haktan ve hakikatten ayrılmadan, gerçekliği ifade eden her türlü haberi İlkeli, ön yargısız, objektif ve en hızlı şekilde insanlara ulaştırarak, saklanan, görülmeyen veya görülmek istenmeyen gerçekleri insanlara ulaştırmak, topluma duyarlı bir habercilik anlayışı ile seslerini duyuramayan veya duyurulmayan mazlum, mahrum ve ezilmiş insanların sesi olmaktır. Daime hayırlı haberler almanız dileğiyle…