AK Parti MKYK Üyesi, 25 ve 26. Dönem Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, bazı televizyon kanallarında yeni bir siyasi parti kuracağına yönelik yapılan yorumları yalanlayarak, böyle bir girişimin asla olmadığını 12 yıldır AK partili olduğunu, bundan sonra da böyle kalmaya devam edeceğini söyledi.

Türkiye siyasi kimlik ve yeni siyasi parti arayışlarını Cumhur ve Millet İttifaklarının geleceği bağlamında son günlerde artan tartışmalara AK Parti MKYK Üyesi Mardin eski Milletvekili Orhan Miroğlu da dahil edildi.

Halk TV'de yayınlanan Gazeteci Yazar Özlem Gürses'in yönettiği programda; AK Parti MKYK Üyesi Orhan Miroğlu'nun da yeni bir Kürt partisinin kurulacağı, yönündeki duyumlarını dile getirmesi üzerine Milletvekili Miroğlu, açıklamalarda bulundu.

"BENİM PARTİM AK PARTİ'DİR, LİDERİM ERDOĞAN'DIR"

Programda yapılan yorumun bir duyumdan hareketle yapıldığını ancak asılsız bir duyumun kaynağa dayandırılmadan yada ilgili muhataba sorulmadan televizyonlardan dillendirilmesinin talihsizlik olduğunu kaydeden Miroğlu konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Türkiye siyasi kimlik ve yeni siyasi parti arayışlarını Cumhur ve Millet İttifaklarının geleceği bağlamında, yoğun olarak tartışan bir süreçten geçiyor. Bu tartışmalardan biri de, gazeteci-yazar Sayın Özlem Gürses’in HALK TV’deki programında oldu. Bu tartışmalardan biri de, gazeteci-yazar Sayın Özlem Gürses’in HALK TV’deki programında oldu. Söz konusu programda, ‘Bir duyuma’ dayalı olarak benim yeni bir Kürt partisi kurma girişimi başlattığım ifade ve iddia edildi.

Böyle bir duyumun ve iddianın kaynağı nedir onu bilmiyorum. Ama gerçek olup olmadığını doğrulamadan böyle bir tartışmanın yapılmamasını temenni ederdim. Sayın Muharrem İnce ve partisi CHP arasında sorunlu bir hal alan ve Muharrem beyi yeni parti veya hareket yaratmaya götüren hareketlilik, acaba Millet İttifakı bileşenlerini epey rahatsız etti de, birileri benzer bir tartışmayı AK Parti ve bu partideki Kürt aktörler üzerinden gündeme sokarak, vaziyeti dengelemek mi istiyor diye de düşünmedim değil. Her neyse. Benim ait olduğum ve MKYK’sında görev yaptığım bir partim ve güven duyduğum bir liderim var. AK Parti ve Sayın Erdoğan. Kürtlerin demokratik hak taleplerine evet, ama etnik kimlik referanslı bir siyaset tarzı benim için miadını çoktan doldurmuş bir siyaset tarzıdır. Etnik temelde siyaset, hele arkasında silahlı bir terör örgütü varsa, güncel bir sonuç ve vehamet olduğu için söylüyorum, Lübnanlaşmadan başka sonuç vermez. Bu düşüncede olmasam, bugün AK Parti’de değil, Türkiye’de faal olan herhangi bir ‘Kürt Partisi’ içinde olurdum. Kürtler’in yeni bir partiye ihtiyacı yok kanaatimce. Ama Demokratik ve sivil siyaset yapabilecekleri bir Türkiye Partisi’ne ihtiyaçları var. Benim için 12 yıldır, bu parti, AK Partidir ve öyle kalmaya devam edecektir. Kamuoyuna hürmetle duyuruyor ve medyamızın bu gerekli tartışmaları hakiki verilere dayalı olarak yapmasını hem temenni hem rica ediyorum"