İSTANBUL (AA) - Metro Türkiye, sürdürülebilirlik performansını değerlendirdiği raporun 6’ncısını bu yıl da Etki Raporu olarak yayımladı.

Metro Türkiye'den yapılan açıklamaya göre, tüm olumlu ve olumsuz etkilerini raporlamak ve buna göre aksiyon almak üzere geçen yıl Türkiye’de perakende sektöründe bir ilk olarak yayımladığı ve Küresel Raporlama Girişimi (Global Reporting Initiative) tarafından yayımlanan GRI Standartları’nın “temel” seçeneğine uygun şekilde hazırlanan raporda, Metro Türkiye’nin sürdürülebilirlik vizyonu doğrultusunda 2021 dönemindeki performansı ve gelecek hedefleri paylaşılıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verile Metro Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Sinem Türüng, Metro Türkiye olarak sürdürülebilir başarının ve sürdürülebilir kalkınmanın doğal kaynaklara ve insana saygılı, kapsayıcı ve gezegenin kaynaklarına uygun iş modelleri ile mümkün olduğuna inandıklarını vurguladı.

Sürdürülebilirliği çok yönlü bir bakış açısı ile ele aldıklarını belirten Türüng, şunları kaydetti:

"Kurumsal bir vatandaş olarak üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle etki alanımızda bulunan herkes için artı değer yaratmaya çalışıyoruz. Sürdürülebilirlik stratejimizi ise toplum, çevresel etkimiz, tedarik zincirimiz, kurumsal müşterilerimiz ve çalışanlarımız için ayrı ayrı kurguluyor ve tüm bu farklı alanlardaki çalışmalarımızı tek bir strateji altında topluyoruz. Stratejimizi, değişen koşullar ve önceliklerimiz ile uyum sağlayabilmesi adına gözden geçiriyor ve dinamik tutmak adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2021 yılında yeniden değerlendirerek hedeflerimizi güncellediğimiz stratejimiz dahilinde sürdürülebilirlik yolculuğumuza, 'Yarının Yanında, İşin Mutfağında' sloganı ile devam ediyoruz. Hazırladığımız Etki Raporu ile de faaliyetlerimizden doğan etkileri, bugüne kadar başardıklarımızı, performans sonuçlarımızı, yarına güç katmak için hayata geçirdiğimiz projeleri, gelecek hedeflerimizi ve taahhütlerimizi içeren adımların kapsamlı bir özetini sunuyoruz."

- Gıda atıklarında yüzde 51 azalma

Açıklamaya göre, Metro Türkiye, Birleşmiş Milletlerin gıda kaybı ve israfını 2030 yılına kadar yüzde 50 azaltma hedefine 2021 yılı itibarıyla ulaşarak gıda atıklarını 2017 yılına kıyasla yüzde 51 oranında azalttı.

Halen tüketilebilir durumda olan gıdaları, gıda bankaları aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştıran Metro Türkiye, 2021 yılında 1.046 ton gıdayı kurtararak, ihtiyaç sahiplerine yaklaşık 2 milyon 5 yüz bin öğün yemek ulaşmasını sağladı ve 2 bin 615 ton CO2 sera gazı emisyonunun oluşmasını önledi.

Karbon ayak izini azaltmak için gerçekleştirilen çalışmalar neticesinde ise geçen yıla kıyasla enerji yoğunluğu yüzde 9,3, sera gazı emisyonu yoğunluğu ise yaklaşık yüzde 10 azaltıldı.

Metro Türkiye, kullanılabilir ve tüketilebilir durumda olan ancak son tüketim tarihi yaklaştığı için reyonda satılamayan ya da ambalaj hasarı nedeniyle satıştan kaldırılan ürünleri "Fazla Gıda" aracılığıyla yeniden satışa sunuyor. 2021 yılında 200 tona yakın gıda yeniden satış ile atık olmaktan kurtarılırken mağazalarda oluşan gıda atıklarının da yeniden kullanılmasını sağlamak amacıyla hayvan yemi üreticilerine satışını gerçekleştirerek 107 ton gıda atığının tekrar kullanılabilmesini sağladı.

Gıda atıklarıyla mücadelesine yeme içme müşterilerini de dahil eden Metro Türkiye, yalnızca 2021 yılında kendi çalışanları için 35 bin saat iç eğitim gerçekleştirdi. Öte yandan 2022 yılında ise Sürdürülebilir Restoran çalışmalarını hayata geçirerek restoran işletmelerinin sürdürülebilirlik dönüşümlerine destek olmaya devam ediyor.

2020 yılında tüketicilere “Gıdaların izini sür, bilgiyle beslen” diyerek “Tabağında ne var?” projesini başlatan Metro Türkiye, 2021 yılında da izlenebilirlik konusunu sürdürülebilirlik çalışmalarının odağına aldı. Mağaza et üretimlerinden meyve sebzeye, Metro markalı ballardan tüm karkas, vakum etlerde ve kültür balıklarında yüzde 100, deniz balıklarında ise yüzde 80’nden fazla izlenebilirlik sağladı. “Tabağında ne var?” hareketi ile 3. Altın Kaşık Gastronomi Ödül töreninde “Pandemi Dönemi En İyi Sürdürülebilirlik Projesi” ödülüne, Felis 2021’de ise “Sürdürülebilirlik İletişimi” kategorisinde Felis ödülüne değer bulundu.

Müşterilerine sağlıklı ve güvenli hayvansal gıdaları sunarken, doğaya ve hayvan haklarına saygılı bir şekilde hareket etmeyi ön planda tutan Metro Türkiye, hayvan çiftliklerinin tamamını denetleyerek tüm Metro markalı taze ve dondurulmuş et ürünlerinin yüzde 100 hayvan sağlığı ve refahı standartlarına uygun olarak üretilmesini sağladı. Geçen yıla oranla yaklaşık yüzde 25 artışla, Metro markalı yumurtaların yüzde 63’ü kafessiz sistemlerden tedarik edildi. Bu kapsamda Metro Türkiye 2023 yılı sonuna kadar tüm kendi markalı yumurtalarının, 2025 yılı itibarıyla ise raflarındaki tüm yumurtaların kafessiz olmasını taahhüt ediyor.

- HORECA müşterilerinin çözüm ortağı olmaya devam ediyor

2021 yılında Metro Türkiye, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliğiyle HORECA sektöründe gıda israfını azaltmada izlenebilecek uygulamaları ve önerileri içeren “Otel, Restoran ve Diğer Toplu Tüketim Yerlerinde Gıda İsrafı ile Mücadele Kılavuzu” isimli rehberi hazırlayarak sektörde gıda atıklarına karşı hassasiyetin artırılması, şefler ve sektör profesyonelleri tarafından bu mücadelenin benimsenmesi ve uygulanması hedefiyle önemli bir hareket başlattı ve bu alanda öncü bir rol üstlendi. Kılavuzda, gıda atıkları ile mücadele, Dünyada ve Türkiye’de gıda israfı, gıda israf ölçüm çalışması, gıda israfı yönetim ekibi kurulması ve eğitimi, gıda israfını önleme, gıda atıklarını ayrıştırma ve ölçme, önlenemeyen gıda atığının yönetimi başlıkları ele alınıyor. Ayrıca Metro Türkiye, HORECA sektörünün ilk sürdürülebilirlik dijital platformu üzerinden sürdürülebilirlik, atıkla mücadele ve menü çözümlerini sunmaya devam ediyor.

Çiftlik balıkçılığında besleyicilik ve sürdürülebilirliğin sağlanması amacıyla “denizlerdeki balıklar yarına da kalsın” mottosuyla 2021 yılında hayata geçirilen “Yediği Önünde, Yemediği Yarında” projesi ile Metro Türkiye, Türkiye’de endüstriyel boyutta ilk kez levrek ve çipurada yepyeni bir yem içeriğiyle üretim yapmaya başladı. Balık refahının artmasının amaçlandığı proje ile 2022 yılı sonuna kadar 400 ton levrek ve çipura yetiştirilmesi ve yaklaşık 500 ton deniz balığının kurtarılması planlanıyor. Sürdürülebilir balıkçılık çalışmaları kapsamında ise en çok satılan 12 balık türü içinde, Metro markalı ürünlerin yüzde 65’i, tedarikçi markalı ürünlerin ise yüzde 81’i sertifikalı kaynaklardan sağlandı.

Türk mutfak kültürünü ve değerlerini korumak, gelecek nesillere aktarmak amacıyla Metro Türkiye, bu doğrultuda atılması gereken en önemli adımlardan birinin yerelleşme olduğu inancıyla yerli tohumla üretilen ürüne yerel üreticilere ve ürünlere katkıda bulunmaya devam ediyor. Son bir yılda çalıştığı kooperatif sayısını artırarak 800’ün üzerinde üretici ve üretici örgütüyle, 40 kadın girişimci ve kooperatifle iş birliği yapıyor; onlara eğitim ve alım destekleri vererek sürdürülebilir üretim konusunda destek oluyor. Coğrafi İşaretli ürünler konusunda da faaliyet gösterdiği 10 ülkeye, son üç yılda 12 bin 500 ton Coğrafi İşaretli ve yerel ürün ihraç eden Metro Türkiye, 2021 yılında mağazalarındaki Coğrafi İşaretli ürün satışlarında yaklaşık yüzde 25 artış sağladı. Türk Patent ve Marka Kurumu ve YUciTA yöneticileri ile birlikte verdiği eğitimlerle Türkiye genelinde Yiyecek İçecek Hizmetleri Bölümünden 2 bin 300 öğretmene eğitim verdi.

- Organik etiketli ürünlerde 2 kat artış

Salgın döneminde yükselişe geçen sağlıklı beslenme trendi, tüketicilerin özellikle daha az tuz, yağ ve şeker içeren gıdalara olan ilgisini gözle görülür bir şekilde artırdı. Bunun yanı sıra, organik ürünlere olan talep de gün geçtikçe yükseldi. Bu eğilimi dikkate alarak 70’ten fazla Metro markalı ürünü daha az şeker, tuz ve yağ içerecek şekilde yeniden formüle eden Metro Türkiye, organik etiketli ürün sayısını iki kat artırdı.

Vegan beslenenler için de alternatif protein içeren kendi markası altında 29 yeni ürün çıkaran Metro Türkiye’nin raflarındaki gıda ve gıda dışı bitki bazlı ürün sayısı 300’e ulaştı.