Manevi İklimin Sevgisi

Abone Ol

Manevi İklimin Sevgisi

Sevgi, konuştuğumuz şey değil. Sevgi, yaptığımız şeydir.

Sevgi, Güzel’e giden yolda olmaktır. O yolda yürümektir. O yolda sorumlu davranmaktır.

Sevgi, vermeyi almaya tercih etmektir. Sevgi, insandaki insanı görmektir.

Sevgi, maddeyi görüp öze/manaya odaklanmaktır. Sevgi, özün/ruhun kapısını zorlamaktır.

Sevgi, egodan uzaklaşıp benlikten sıyrılmaktır.

Sevgi, manevi yaşamı biçimlendiren, geliştiren bir ağaç gibidir. Bu ağacın kökleri -(ruhun toprağında)- ne kadar derinleşirse, o ağaç o kadar yükselir. O kadar meyve verir. Çünkü manevi yolculukta esas olan yükselmektir. Kalıcı meyveler vermektir.

Ancak öze dönüş yapmadan, dünyevi kirlerden arınmadan insanın yükselişi tamamlanmaz. İnsanın içindeki güneş doğmaz. Ruh aydınlanmaz. Ruh aydınlanmayınca, kalp nurlanmaz. İlahi manaları/değerleri aksettirmez.

İçsel dünyada bu uyanış olmadan yaratılışın gayesi anlaşılmaz. İnsan yaratılış gayesine yeniden doğamaz. Dolayısıyla bunun gerçekleşmesi için insanın içsel düalitesi/ikiliği, çokluktan tekliğe dönüşmesi gerekir. Karşıtlıktan/zıtlıktan tamamlayıcı bir anlayışa ve bir erdeme dönüşmesi gerekir.

İçsel dünyadaki bu uyanışla gelişen farkındalık ile insan manevi yaşamın huzuruna kavuşur. Huzurun manası kök salar.

Ruhani mevsimler bunun için çok iyi bir döngüdür.

Bu düşüncelerle Mardinli hemşerilerimizin değerli şahsında İslam Âlemine huzur dolu bir bayram diliyorum. Herkesin Ramazan Bayramını içtenlikle kutluyorum.

Saygılarımla.

Yusuf Beğtaş

Süryani Dili-Kültürü ve Edebiyatı Derneği / Mardin