Kadının çalışması,modern toplumlarda sıkça tartışılan bir konu olsa da,bu meseleye sadece sosyolojik değil,aynı zamanda dini bir perspektiften de bakmak gerekir

Kıymetli okuyucularım, Kadının çalışması, modern toplumlarda sıkça tartışılan bir konu olsa da, bu meseleye sadece sosyolojik değil, aynı zamanda dini bir perspektiften de bakmak gerekir. İslam dini, kadına değer veren, (İleriki yazımlarımda İslam’ın kadına verdiği değeri yazacağım) onun haklarını koruyan ve kişiliğini yücelten bir anlayışa sahiptir. Peki, bu çerçevede kadının çalışması nasıl değerlendirilmelidir?

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, İslam’da kadının çalışması yasak değildir. Kadın, meşru bir işte çalışabilir, kazanç elde edebilir ve bu kazancı üzerinde tasarruf hakkına sahiptir. Hz. Hatice validemiz, ticaretle uğraşan, başarılı bir iş kadınıydı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) onun bu yönünü takdir etmiş, desteklemiş ve örnek göstermiştir.

Hz. Aişe validemiz, ilimle meşgul olan, yüzlerce sahabeye ders veren bir âlimdi. Bu örnekler, İslam’ın kadına üretkenlik alanı açtığını, onu toplumun gelişiminde aktif bir özne olarak kabul ettiğini gösterir. Ancak bu üretkenlik, İslam’ın temel değerleriyle uyumlu olmalıdır.

İslam, kadının çalışmasını bazı ölçülerle sınırlandırır. Bu ölçüler, kadının iffetini koruması, aile düzenini aksatmaması ve toplumda fitneye sebep olmamasıdır. Kadının çalıştığı ortamda mahremiyet kurallarına riayet edilmesi, görevlerinin aile içindeki sorumluluklarını ihmal ettirmemesi önemlidir. Çünkü İslam’da aile, toplumun temelidir; kadının bu temeldeki rolü ise vazgeçilmezdir.

Kadının çalışma hayatına katılımı, İslam’ın temel ilkeleriyle çelişmek zorunda değildir. Ancak bu katılımın şekli, ortamı ve sınırları, mahremiyet ve iffet gibi vazgeçilmez değerlerle uyumlu olmalıdır. Çünkü Müslüman birey için çalışmak kadar, nasıl çalıştığı da önemlidir.

Mahremiyet, kişinin özel alanını koruması; iffet ise davranışlarında ve ilişkilerinde ölçülü, temiz ve saygılı olmasıdır. Bu iki değer, sadece kadın için değil; erkek için de geçerlidir. Ancak kadın, toplumda daha hassas bir konumda olduğu için bu ilkelerin korunması onun için daha dikkatli bir şekilde ele alınmalıdır.

Çalışma ortamında kadın, giyiminden konuşma tarzına, davranışlarından ilişkilerine kadar her yönüyle bu değerlere dikkat etmelidir. İslam, kadının çalışmasını yasaklamaz; ancak onun izzetini, onurunu ve manevi bütünlüğünü koruyacak bir ortamda bulunmasını şart koşar. Kadının çalıştığı yer, onun iffetini zedelememeli; aksine onu daha da yüceltmelidir.

Manevi değerlerin hâlâ canlı olduğu ülkemizde, bu hassasiyet daha da önemlidir. Kadının çalıştığı yer, toplumun değerleriyle çatışmamalı; aksine bu değerleri yaşatmalıdır. Mahremiyetin ihlal edildiği, iffetin zedelendiği ortamlarda sadece birey değil; toplum da zarar görür.

Bu noktada hem işverenlere hem ailelere hem de kadınlara büyük sorumluluk düşmektedir. İş yerleri, kadınların rahatça çalışabileceği, mahremiyetin gözetildiği, saygının hâkim olduğu alanlar olmalıdır. Aileler, kadınların çalışmasına destek verirken manevi değerleri koruma konusunda da rehberlik etmelidir. Kadınlar ise hem üretken hem de iffetli olmanın mümkün olduğunu göstermelidir. İslam’da başarı, sadece maddi kazançla değil; niyetle, yöntemle ve sonuçla ölçülür. Kadının üretkenliği, eğer aileyi ihmal etmiyor, topluma fayda sağlıyor ve manevi değerlerle örtüşüyorsa, bu hem dünyada hem ahirette bereket getirir.

Kadın, hem evinde hem toplumda aktif olabilir; hem çocuk yetiştirip hem ilim öğrenebilir; hem çalışıp hem de manevi sorumluluklarını yerine getirebilir. Bu denge, İslam’ın kadına sunduğu en büyük imkândır.

Ancak Kadının çalışması, eğer aile içi huzuru bozuyor, çocukların terbiyesini aksatıyor veya eşler arasında gerilime neden oluyorsa, bu durumda öncelikler yeniden gözden geçirilmelidir. Dini açıdan önemli olan, kadının hem bireysel gelişimini hem de aile içindeki görevlerini dengeli bir şekilde yürütebilmesidir.

Kadının Çalışması İslam’ın temel değerleriyle uyumlu olarak şu esaslara dayanır:

1. Kadının Asli Vazifesi

· Kadının en önemli görevi, aile içinde annelik ve eşlik sorumluluğudur. Ev, kadının en güvenli ve en etkili hizmet alanı olarak görülür. Ancak bu, kadının sosyal hayattan tamamen uzak kalması gerektiği anlamına gelmez.

2. Çalışma Şartları

Kadının çalışması caizdir; ancak bazı şartlara dikkat edilmelidir:

· Tesettür: Kadın, çalıştığı ortamda İslamî örtünme kurallarına riayet etmelidir.

· Mahremiyet: Mahremi olmayan erkeklerle baş başa kalmamalıdır (halvetten kaçınma).

· İffet ve vakar: Laubali ilişkilerden uzak durmalı, ciddiyetini korumalıdır.

· Kocanın rızası: Evli kadın için eşinin izni önemlidir; bu, aile düzeni açısından hassas bir noktadır.

3. Zaruret Hali

· Kadın, ailesinin geçimini sağlamak için çalışmak zorunda kalabilir. Bu durumda, dinî kurallara uygun bir iş ortamı tercih edilmelidir. Kadının çalışması, ibadetlerini aksatmamalı ve haramlara düşmemelidir.

Yarın: Aileye Dair Çok Boyutlu Bir Bakış (Kadın Her İşte Çalışmalı mı?)