Miroğlu'ndan, Kamuoyuna Bir Hatırlatma Ve Açıklama

Ak Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu'ndan, Kamuoyuna Bir Hatırlatma Ve Açıklama

Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün grup toplantısında yaptığı konuşma, siyaset kurumu olarak partimizin mensuplarının duvara asıp zaman zaman okuması gerekecek kadar önemli bir konuşmaydı. Cumhurbaşkanımız, onun adına hareket edenleri, riyakâr olarak tanımladı ve hem bürokrasiyi, hem siyaset alanıyla ilgili olan herkesi bu konuda uyardı.

Mardin’de de son zamanlarda, işi olmamasına rağmen, partimizin yeni bir anlayış ve yeni bir dinamizmle 2019 seçimlerine hazırlandığı bir süreçte, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Başbakanımız, parti genel merkezimiz dahil, sözüm ona ‘üstten aldıkları görevle’ hareket ettiklerini söyleyen bazı sahtekarlara rastlanmaktadır. İş o derece ileri boyutlara vardmıştır ki, parti üyesi bile olmayanların, partimizin il ve ilçe başkanlıklarına aday göstermekte olduklarını, cumhurbaşkanımızın yetki verdiği kişiler gibi davrandıklarını görmekteyiz. Partimizin periferisinde bulunan çok kıymetli kurumlara, sivil toplum örgütlerine, bu kişilerin, bu kıymetli kurumların örgüt içi çalışmaları dahil hemen bütün çalışmalarına müdahale ettikleri gerçeği ayyuka çıkmış durumdadır.

Bunu yaparken, Cumhurbaşkanı adına hareket ettiklerini riyakârca söyleyebilmekte, böylece kendilerini dokunulmaz ve eleştirilemez kişiler olarak takdim edebilmektedirler. Öyle şeyler duymaktayım ki, kendi kendime, ‘Bir milletvekili olarak, Genel Başkanımızı ve Cumhurbaşkanımızı galiba ben hariç, şu Mardin’de işine vazife olmayan herkes temsil ediyor’ dediğim zamanlar olmuştur. Yine kayyum idaresinde, efsane bir inanç maalesef yaygın hale getirilmiştir: ''Genel merkez, teşkilatların kayyumlardan uzak durmalarını istiyor!'' Hayır, bu da doğru değil, kayyumları bizim iktidarımız atadı. Çalışmalarının hesabını, doğru da yapsalar, yanlış da yapsalar, yarınlarda hesabı halka verecek olan biziz, yani AK Parti’dir. Kayyum idaresiyle, parti teşkilatlarımz arasına kalın ve yüksek duvarların örülmesi, siyaset kurumuna, sivil topluma ve halka hiç bir fayda sağlamaz.

Kayyum idaresinde görev alan hiç kimsenin, çok özel verilmiş bir yetkisi söz konusu değildir.

Değerli Mardinli hemşerilerime, Cumhurbaşkanımızın bugün gurupta yaptığı konuşmadan da cesaret alarak söylemek isterim, ki, seçilmiş Vekiller ve teşkilat yöneticileri dışında, AK Parti Genel Başkanımızın ve Cumhurbaşkanımızın Mardin’de görev yapan ‘özel’ bir temsilcisi yoktur. Sahtekarların yaydığı haberlere, bürokrasiyi zapturapt altına almak için, kamuyoyunda yaygınlaştırılan kulaktan dolma haberlere ve söylemlere itibar edilmemesini, değerli hemşerilerimden bilhassa rica ediyor, herkesi muhabbetle kucaklıyorum..

Cumhurbaşkanimiz'in Konu İle İlgili Yaptiği Konuşma

"İşinin Altından Kalkamayan 'Beyefendi Böyle İstiyor' Diyor"

Son zamanlarda daha sık kulağıma gelmeye başlayan bir hususu paylaşmak istiyorum. Nerede işinin altından kalkamayan, nerede tembellik yapan biri varsa hemen şu tarz ifadelerle sıyrılmaya çalışıyor; "Beyefendi böyle istiyor, Cumhurbaşkanımız, Külliye böyle istiyor." Ömrümde görmediğim insanların tavsiyesine kadar her konuda kullanıldığı anlaşılıyor. Peki bunu ispatı var mı, ağzımdan çıkan böyle bir söz var mı? Yok. Daha önce ahkam kesenlerle ilgili rahatsızlığımı belirtmiştim. Tekrarlıyorum. Eğer ben birisine bir şey söyleyeceksen, tavır koyacaksam, kimseyi aracı kılmaya ihtiyacım yok. Bunu bizzat kendim yaparım. Kafasında kırk tilki dolaştıran sinsi tiplerden, riyakarlardan hiçbir zaman olmadık, olmayacağız.

"Babamin Oğlu Olsa Kapidan Geri Koyun"

Milletimizle aramıza kimseyi sokmamak için yedi düvele meydan okuduk. Birilerinin çıkıp milletimizle aramıza girmesine izin veremeyiz. Beyefendi, Cumhurbaşkanı böyle istiyor sözü, adeta bürokratik oligarşinin yeni bir şifresi haline dönüştü. Kim olursa olsun, sorun çözme makamında olduğu halde sürekli şikayet eden, bizi bahane ederek kendini temize çıkarmaya çalışan herkes benim gözümde başarısız kişidir. Bunu böyle bilin. Bakan bakanlığını tıkayacak, bürokrat bürokratlığını tıkayacak ondan sonra da suçu bize atacak. Önüme getirilen tüm konularda kararımı muhataplarıma olumlu veya olumsuz olarak açıkça ifade etmişimdir. Arkadan başka işler çevirmek asla tarzım değildir. Tarzımız doğruya doğru yanlışa yanlış demektir. Yeni bir bürokratik oligarşi tesis etmeye çalışmaları asla kabul edilir değildir. Şahsımın adı kullanılarak kurallar kaideler dışında iş yapılmasına rıza gösteremem. Ben bir bürokratımı aramıyorsam babamın oğlu olsa kapıdan geri koyun.

Adımı kullanarak size kim geliyorsa benden bir telefon almıyorsanız bana sorun. Bunu teyit etmiyorsam bu insanları lütfen gönderin. Ne demek adımı kullanmak? Bu bizim siyaset etme anlayışımıza terstir. Bunu yapanlar hepsi sahtekardır, dolandırıcıdır. Bunlara yol vermeyin. İsmimi, unvanını kendi yanlışına alet etmeye kalkan hiçkimseyi affedemem. Meclis'teki, partideki, Cumhurbaşkanlığındaki özel kalem görevlileri ile şahsıma iletmelerini rica ediyorum. ''