Mardin Kalesi eteğindeki 7 asırlık Muzafferiye Medresesi'nin kalıntıları üzerinde 11 Mayıs 1892'de Mekteb-i Rüştiye olarak inşa edilen tarihi yapı, sırasıyla ortaokul, Mardin Lisesi, Ticaret Lisesi, Kız Enstitüsü, Kız Meslek Lisesi, ilkokul olarak hizmet verdi.
Son olarak Mardin Olgunlaşma Enstitüsü olarak hizmet vermeye başlayan binanın yanında tespit edilen tarihi yapıda ise geçmişte medresede eğitim gören öğrencilerin konakladığı belirlendi.
İçi molozlarla dolu, harabe haldeki yapı Mardin Olgunlaşma Enstitüsünce aslına uygun şekilde restore edildi.
6 yıl süren titiz bir çalışmayla restorasyonu tamamlanan tarihi yapı taş ve ahşap işlemeciliği ile resim yapılacak sanat atölyesine dönüştürüldü.
Açılışı yapılan sanat atölyesinde, ustalar tarafından taş ve ahşap işlemeli ürünler hazırlanacak, verilecek eğitimle yeni ustalar yetiştirilecek.
- "Unutulmaya yüz tutan zanaatlar canlandırılıyor"
İl Milli Eğitim Müdürü Murat Demir, AA muhabirine, kadim şehir Mardin'in her sokağının farklı kültürlerin buluşma noktası olduğunu söyledi.
Yüzlerce yıl farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan kadim kentin kültürünü yaşatmayı arzu ettiklerini anlatan Demir, "Taşların konuştuğu, dile geldiği şehir diye anılıyor Mardin. Mardin'i taş işleme sanatıyla da tanıtmaya çalışacağız." dedi.
Mardin Olgunlaşma Enstitüsünde geleceğin ustalarını yetiştirdiklerini, bu ustaların kentin kültürünü yansıtan çok güzel eserlere imza attığını dile getiren Demir, çalışmaların aynı titizlikle süreceğini kaydetti.
Demir, restore edilerek, açılışı yapılan tarihi atölyede sanat ürünleri üretileceğini dile getirerek, "Burada ustalarımız gelecek nesillere bu sanatı aktarmak için canla başla çalışacak. Bunu uluslararası bir düzeye çekmek istiyoruz. Milli Eğitim Müdürlüğü olarak her türlü desteği sağlayacağız, bunu daha gelişmiş haliyle gelecek nesillere aktaracağız." ifadelerini kullandı.
Mardin Olgunlaşma Enstitüsünde usta öğreticiler tarafından yapılan bazı ürünlerin Türk Patent ve Marka Kurumunca tescillendiğini anlatan Demir, sanat atölyesinde üretilecek eserlerin de en kısa sürede tescilleneceğine inandıklarını belirtti.
Demir, taş işlemenin zor, emek gerektiren bir sanat olduğuna işaret ederek, "Bunu çok daha aktif hale getireceğiz. Unutulmaya yüz tutan zanaatlar olgunlaşma enstitülerinde canlandırılıyor. Biz de bu minvalde çalışmalarımıza devam ediyoruz." diye konuştu.
- "Usta yetiştirip yeniden bu sanatı gün yüzüne çıkaracağız"
Taş işleme ustası Aydın Nas, ailesinden öğrendiği bu sanatı yaklaşık 16 yıldır sürdürdüğünü belirterek, amacının unutulmaya yüz tutan bu mesleği yaşatmak olduğunu söyledi.
Mardin'in taş sanatıyla ünlü bir şehir olduğunu dile getiren Nas, şöyle dedi:
"Burada usta yetiştirmek istiyoruz. Gönüllü olan arkadaşları bekliyoruz. Yeni ustalar yetiştirerek bu sanatın yok olmasının önüne geçeğiz. Tarihi bir yapıda bu sanatı icra etmek gurur verici. Burada usta yetiştirip, yeniden bu sanatı gün yüzüne çıkaracağız."
Ahşap ustası Mustafa Enes de 7 yaşında öğrenmeye başladığı sanatını 40 yıldır sürdürdüğünü belirtti.
Mardin'de taşın yanı sıra ahşap işçiliğinin de çok önemli olduğunu dile getiren Enes, bu sanatı da gelecek nesillere aktarmaya çalıştıklarını söyledi.
Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünden mezun Tahsin Bozkurt ise tarihi yapıdaki atölyede, Mardin'in el sanatları ve zanaatkarlarını yağlı boya ile resmettiğini söyledi.